29 Ağustos 2010 Pazar

Özgürlük...

Bugün can sıkıntısından daha evvel indirdiğim bi filmi izledim. Filmin konusunun benim duruma benzemesini aramızda ki uçurumu falan es geçiyorum sadece sonundaki bi sahnede yapılan özgürlük vurgusuna takıldım. Özgürlük ne ilginç bi kavramdır. Kimileri için özgürlük birine bağlanmaktır. Kimileri içinse kimseyle bi hukukunun olmamasıdır. Özgürlüğü tanımlayın dediğinde eminim bi çok insan uçmak der. Anti popülist olduğum için en popüler cevabı veremem ama uçmak özgürlüğü en iyi tanımlayan kavram gibi görünüyor. Kuşlar gibi özgür olmak çok sık kullanılan bi deyimdir. Uçmanın benim için özgürlük olabilmesinin tek yolu o hırçın rüzgârın yüzümü yalamasıdır. At, bisiklet, motosiklet, tekne, tren, araba hangi vasıta olursa olsun o rüzgârı hissetmek isterim. Uçakta uçtuğunun bile farkında olmadan ulaşım amacının ötesine geçmeyen bi durumu özgürlük olarak tanımlamak bana o kavramı küçültmekmiş gibi geliyor. Esas özgürlük enginlikte bir nokta olduğunu anlayabilmek ve onu kabul edebilmektir. Bir noktanın rüzgârın esintisiyle hareket edebilmesi enginliğin içine doğru sürüklenmesi korkutucu olduğu kadar huzur verici bi durum bence. Deniz ya da gökyüzü ikisi de özgürlüğe kanat açabileceğin enginlikler. Bi gün seninle o enginliğe adım atmak ve o esintiyle her şeyden kurtulabilmek en büyük hayallerimden biri. Düşününce içinde senin geçmediğin hiçbir hayalim yok senin olmadığın bi hayatı planlamak ya da düşünmek benim için mümkün olmadığı için sen bihaber olduğun halde binlerce planıma projeme ortaksın. Kim bilir belki bi gün gerçekleşirler

21 Ağustos 2010 Cumartesi

Çocukluk...

Derler ki insan ömrünün en anlamlı yılları çocukluğudur. En masum, en içten ve en gerçek duyguların yaşandığı dönemdir. Ve ne güzeldir ki ben o en anlamlı yılların tamamında senin yanındaydım. Büyümeye başlayınca sorumluluklar da artıyor. İlgilenmen, düşünmen gereken çokça şey oluyor. Eskiden ne güzeldi. Hiçbir çaba harcamadan alınan yüksek notlar çalışkanlığın getirdiği fors, sınıf başkanlığı vs. tabi o günlerin en güzel tarafı olan sen. Hemen yanı başımda oturan sürekli muhabbet ettiğimiz bana her konuda destek olan her seferinde hadi deyince arkamdan ilk gelen kişi olan sen. Kişiliğinin, zarafetinin olgunlaşmasının en yakın tanıklarından biriyim.Çocukluğumda ki en masum hayallerim arasında da sen vardın hala sen varsın o zaman da seninle bi gelecek hayali kurardım şimdi de.Hayallerimin nerdeyse hiç değişmemiş olması iyimidir kötümü bilmiyorum ama ben o en anlamlı olarak addedilen yılları seninle yaşadığım için mutluyum.Çocukluğun basitliğini ve senin her daim yanımda olmanı çok özlüyorum…